Provokatörler bu yazıyı iyi okusun! Ya iş yapın, ya da iş yapana engel olmayın!

Bu süreçte Hilmi Güler’in önüne bunca zorluğu çıkaran, halkı provoke eden, hayatta hiçbir şey yapamayınca iş yapanlara her türlü iftirayı utanmadan atabilecek kadar ezik ve aşağılık kompleskli kişilere diyebilecek tek söz vardır: Ya bir yol bulun ya bir yol açın ya da yoldan çekilin...

- Bu haber 3496 kez okundu.

Provokatörler bu yazıyı iyi okusun! Ya iş yapın, ya da iş yapana engel olmayın!

1994 yılında ANAP’tan Belediye Başkanı seçilen Fikret Türkyılmaz, yaklaşık 40 yıl boyunca çöp dökülen Melet Irmağı havzasında bulunan Durugöl’deki arazinin kapasitesi dolunca Cumhuriyet Mahallesi'nde uygun bir arazi buldu. 
Ancak mahalleli ayaklandı. 
Türkyılmaz bunun üzerine bu kez gözünü il dışına çevirdi. Giresun'un Piraziz İlçesi sınırlarında bir araziyi gözüne kestirdi. 
Fakat Piraziz Belediyesi alana çöp dökülmesine izin vermedi. 
Türkyılmaz bunun üzerine ortak işbirliği yapılması kaydıyla Giresun'un Bulancak İlçesi'nde yer aradı. Bulancak Belediyesi'nin karşı çıkması üzerine yeniden kendi sınırlarına döndü ve bu kez Ulubey İlçesi Refahiye Köyü'nde bir araziyi uygun gördü. 
Buradan da halkın tepki göstermesi üzerine vazgeçti. 
Türkyılmaz, kendisini eleştirenlerin "Git kendi köyüne dök" sözüne uydu ve kendi köyü olan Arpaköy'de yer buldu.
Ancak bu kez kendi köylüleri ayaklandı ve belediye binasını bastı. 
Bunun üzerine 'satarım anasını lan, toplamıyorum çöp-möp’ dedi ve iki hafta çöp toplamadı. Altınordu ilçesinde her köşebaşı çöp tepecikleriyle süslenmeye(!) başladı. 
O dönemin muhalefet siyasileri dahil herkes ‘çöp sorununa çare bul’ dedi. 
Türkyılmaz, ‘Nereyi bulayım anam bacım yer mi veriyorsunuz ki’ dese bile kimse dinlemedi. 
Bir ara Perşembe İlçesi Bekirli Köyü'nde bir arazi buldu. Köylüler pankart ve sloganlarla protesto gösterileri yapınca bundan da vazgeçti.
Fikret Türkyılmaz, 10 yılı böyle tamamladı. 
   *  *  *  
Sonra ‘çöp sorunu namusumdur’ diyerek gülen başkan adıyla maruf bir Belediye başkanı geldi. 
Efendim? 
Ya hani CHP üst yönetimi tarafından ‘örnek alınacak Belediye başkanı(!)’ diye lanse edilerek ‘Yerel Yönetimlerden Sorumlu CHP Genel Başkan Yardımcısı’ yapılan kişi var ya, hah işte o!
Gerçi bu aralar çöp konusunda konuşmuyor nedense, Ki normal, ‘tarlada izi olmayanın harmanda yüzü olmaz’ derler ya, galiba onun gibi bir şey. 
‘Ordu’nun Torun’u denilen gülen başkan, 2004 Mart’ında göreve gelir gelmez 20 Nisan 2004’te bir açıklama yapar: “Çöp konusunu teknoloji ile aşacağız ama yurt dışından kredi bulmaya çalışıyoruz” der.
Bir ara hızını alamaz, milletin yüzüne güle güle ‘Çöp işini NASA teknolojisi’ ile halledeceğiz’ der. 
NASA teknolojisi! (Lütfen gülmeyelim)  

Zaman geçtikçe çöpten ses çıkmayınca gazeteciler sıkıştırır, ‘çözüm bulabilmek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz’ diye genel geçer bir laf eder. 
Bir yıl böyle geçer. 
11 Nisan 2005’te dönemin CHP Ordu İl Başkanı Av. Rahmi Güner, gülen başkanı eleştirerek "1 yılı boşa geçirdi" diye sert bir açıklama yapar. 
11 Kasım 2005’te ‘tamam bu sefer halledeceğim’ diye dünya turuna çıkar. 
Şimdilerde Ekrem İmamoğlu’nun her afette tatile çıkması gibi bir durum olur ve sırayla Almanya, Macaristan, Avusturya, Hollanda ve Çek Cumhuriyeti'ne gider. 
Döndüğünde ‘yediğin içtiğin senin olsun çöp için ne yaptın anlat’ dediklerinde yeni çöp alanı bulacaklarını söyler ve Gürgentepe’nin Işıktepe’sini bulur. 
Hani şimdilerde ortalıkta şövalye gibi dolaşan CHP Milletvekili Mustafa Adıgüzel var ya, hah işte onun memleketi…
Gürgentepe ayağa kalkar.

Tarih 23 Mayıs 2006…O gün ajanslar son dakika flaş haber geçer: “Gürgentepe ilçesinde, ilçelerine çöp istasyonu kurulmasını istemediklerini belirten ve aralarında çok sayıda kadının da bulunduğu vatandaşlar, Ordu Belediye başkanı Seyit Torun’u protesto etti. Güvenlik güçleri havaya ateş ederek kalabalığı yatıştırmaya çalıştı” 
Buradan bile bu çöp meselesinin nasıl bir sıkıntı olduğunu anlayın artık. 
1 Şubat 2007’de “Çöp sorununda sona yaklaşıldı” gibi garip bir açıklama yapar. 
16 Nisan 2007’de Belediyenin önüne nerden buyduysa 3-4 tane preslenmiş ve paketlenmiş çöp balyaları getirip gazetecilere ve TV kameralarına gülerek ‘çöp sorununu böyle çözeceğiz’ der. O günden sonra herkesin beklediği preslenmiş çöp balyalarını daha gören olmaz. 
2004’te göreve gelip 2007’e gelindiğinde halk rahatsız olduğunu belli etmeye başlar.  

22 Ağustos 2007’de çöp işini halledeceğim diye binbir umutla seçilen gülen başkan malumun ilamı gibi bir açıklama yapar:
-“Çöp sorununu çözemedik, bedeli neyse öderiz"  
28 Eylül 2007’de ise bu sefer gazetecilere dert yanar: “Herkes 'Başkan çöp sorununu çöz' diyor, yer bulmaya gelince 'benim arazime gelme' diyor. Bu mantıkla çöp sorunu düzelmez"
Yaa neymiş, çöp sorunu Ordu’da problemlerin en büyüğü imiş. 
Gülen Başkan, günlerden bir gün 19 Nisan 2008’de çöp ayrıştırma tesisinden bahseder. 
15 Ocak 2009’da Durugöl’de eski çöp alanının yanında üstü sundurma ile kapatılan bir atölye tarzı yer ‘ayrıştırma tesisi’ diye açılır.  
Açılır deyince hemen gönlünüz genişlemesin. Ayrıştırma tesisi diye açılan yer, işçiler tarafından elle yapılan ayrıştırma tesisi çıkar. İşçilerin bazıları sarılık hastalığına yakalanır. Belediye bünyesinde istenmeyen adamlar çöp tesisine sürülür. O pis kokuların içerisinde insanlar 6 yıl boyunca hastaneden hastaneye koşar. 
Hoş, bu dandik tesis 2014-2015 yılları arasında Cumhurbaşkanı Erdoğan'nın talimatıyla AK Partili Ordu Büyükşehir Belediyesi tarafından mekanik ve tam otomasyon sistemiyle yeniden ele alınır. Ardından yine Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın talimatıyla Durugöl’deki çöp alanı kapatılır. 

Tarih 5 Haziran 2015…CHP Milletvekili Mustafa Adıgüzel bu tarihi iyi hatırlar eminim. Adıgüzel, beraberinde ‘bugünün Genel Başkan Yardımcısıyla’ memleketi Gürgentepe’ye gider.
İlçeye girdiklerinde miting alanının tam karşısındaki binada gülen Başkana hitaben adeta alay edercesine “Çöpün Mimarı, Gülen Adam, İlçemize Hoş Geldiniz” pankartı asılır. 
Partililer araya hatırlı adamlar koyarak pankartı indirmek için saatlerce ter döker. Sonra 'iş vaadiyle' pankart indirilir. 
* * *
2017 yılında Ünye’de kurulmak istenen çöp tesisiyle ilgili proje duyulunca Ünye Kent Konseyi Büyükşehir Belediyesi’ni ‘adeta’ basar. Uzun görüşmeler sonrasında Ünye’deki alandan vazgeçilir ve yeni bir yer arayışına gidilir.
Çaybaşı İlküvez’de şimdiki alan belirlenir. İşin ilginç yanı o dönemde kimseden ‘çöpü burda istemezük’ diyen çıkmaz. Temel atılır ve tesise başlanır ki, o dönemdeki siyasi gelişmeler Büyükşehir Belediye Başkanı’nın istifasıyla sonuçlanır.
* * *     
Hilmi Güler, 2019 Nisan’ın da göreve geldiğinde ilk önce çöp dosyasını açar. Özellikle Fatsa, Ünye ve Perşembe çöplüklerinin büyük bir problem olmaya başladığını görünce kolları sıvar.
23 Temmuz 2019 günü verdiği talimatla 35 yıl boyunca vahşi depolama yapılan ve giriş kapısında ‘Giriş var çıkış yok’ yazan Ünye-Akçay çöplüğünü kapatır.

17 Eylül 2019 günü ikinci hamleyi yapar. Bu kez Fatsa çöplüğü kapatılır. Fatsa’da bir sevinç bir sevinç, sosyal medya yıkılır, teşekkür, şükran ve dua mesajları su gibi akar.  
Derken üçüncü hamle gelir. Her gelen siyasetçinin ‘bu çöp buradan kalkacak’ diye söz verdiği ama yerine getirmedikleri için Domuztepe’nin zirvesinde Perşembelilere ‘nanik’ yapmaya devam eden çöp alanı Kasım ayının ilk haftasında kapatılır.
Ünye-Cevizdere’deki ayrıştırma tesisi teknolojik ekipmanlarla yenilenir ve saat gibi çalışmaya başlar.
Ekipman yenilenmesi 25 gün sürer. Çöpün geçici olarak döküldüğü alanda bu 25 günü fırsat bilen ‘Zillet İttifakı’ milletvekili Mustafa Adıgüzel ve Cumhur İttifakı’nı temsil eden vekil-ler, sırf Hilmi Güler’e çelme takmak için provokatörlük yapar.
Halka nöbet tutturulur, çadırlar kurdurulur, dışarıdan adam getirilip sloganlar attırılır. Sahne solistliği yapan milletvekilleri ve bölgeye götürülenler tabiri caizse ‘Gezi olayları’ benzeri bir fitnenin fitilini ateşlemeye çalışır.
 * * *
Uzan İmparatorluğunu bir gecede bitiren, kimsenin cesaret edemediği ‘Babil Kulesi’ni ‘sabah saatlerinde’ yıkan Hilmi Güler, “Az bekleyin. Çöp Ordu’nun kaderi değildir. Yakında burada çok güzel gelişmeler olacak” der.

Bugün gelinen noktada Çaybaşı ilçesinde bulunan Katı Atık Düzenli Depolama Tesisi’nde kurulan yeni bir sistem ve ekipmanla her gün bertaraf edilen 250 ton atık, elektrik enerjisine dönüştürülecek hale gelinir.
Yani bildiğiniz o çöpten elde edilen gaz ile elektrik üretilecek noktaya getirilir. İlk etapta 1,4 megawaat saat ile başlangıç yapılacak tesis, zaman içerisinde kapasite artışına bağlı olarak 7,0 megawaatt saate yani 30 bin konutun enerjisini üretecek hale getirilecek.
Bir başka deyişle son derece çevre dostu, doğayla uyumlu bir tesis ortaya çıktığı gibi Ordu Büyükşehir Belediyesi atığı (yani çöpü) ekonomik bir kazanç haline getirecek.
* * *

Bu süreçte Hilmi Güler’in önüne bunca zorluğu çıkaran, halkı provoke eden, hayatta hiçbir şey yapamayınca iş yapanlara her türlü iftirayı utanmadan atabilecek kadar ezik ve aşağılık kompleskli kişilere diyebilecek tek söz vardır:
Ya bir yol bulun ya bir yol açın ya da yoldan çekilin.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.